TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı tutuklandı

'Terör propagandası yapmak' suçundan gözaltına alınan Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı tutuklanarak Sincan Kapalı Kadın Cezaevi'ne gönderildi. Öte yandan Fincancı'nın savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Fincancı ifadesinde, 'Canlı bağlantı için arayan kişiyi tanımıyordum. Yine söz konusu yayın kuruluşunun PKK silahlı terör örgütünün irtibatlı ve geçmiş haberlerini, yayınlarını bilmiyorum' dedi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) terörle mücadelede kimyasal silah kullandığı iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hakkında soruşturma başlatılan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, dün İstanbul'da gözaltına alındıktan sonra bugün sabah saatlerinde Ankara Adliyesi'ne sevk edildi.

Fincancı, savcılık ifadesinin ardından 'Terör propagandası yapmak' suçundan tutuklanması talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.

TUTUKLANDI

Mahkeme heyeti, Şebnem Korur Fincancı'nın tutuklanmasına hükmetti. Fincancı, Sincan Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na sevk edildi.

"KANALIN PKK İLE BAĞLANTISINI BİLMİYORDUM"

'Terör propagandası yapmak' suçundan tutuklanan TTB Başkanı Fincancı, savcılıkta verdiği ifadesinde, 19 Ekim 2022'de bir konferansa katılmak için Almanya'nın Berlin şehrinde bulunduğunu, tanımadığı bir kişinin canlı bağlantı için kendisine telefonla ulaştığını söyledi.

Bu kanalın PKK ile bir irtibatını bilmediğini ifade eden Fincancı, "18 Ekim 2022 tarihinde Almanya'da Roza Lüksemburg Vakfının 'Cezaevi ve İnsan Hakları' konulu bir konferansında, o ortamda tanıştığım bir meslektaşım, içinde bulunduğum hekim arkadaşlarıma bir video gösterdi. Bizler bu videoyu izleyip karşılıklı fikir alışverişlerinde bulunduk. Benim canlı yayında yaptığım bağlantı öncesinde, video hakkında böyle bilgi sahibi oldum. Bana sormuş olduğunuz incelenen görüntüler kapsamındaki kimyasal, toksik ve zehirli gazlarla ilgili yorum, bir ön değerlendirmedir. 18 Ekim 2022 tarihinde hekimler arasında yapmış olduğumuz video değerlendirmesi ile 19 Ekim 2022 tarihinde canlı bağlantıya çağrılmam arasında bir irtibat yoktur. Benim yaptığım bu ön değerlendirmede de herhangi bir kurum ve kuruluşa müracaatımız olmuyor. Uluslararası Cenevre Sözleşmesi'nde bir araştırma yapılması için devletler tarafından başvuru yapılması gerekmektedir. Yine ekranda görünen kulaklık ile yapmış olduğum bağlantıda ben karşıda sadece spikerin yüzünü görmekteydim. Benim haricen bir cep telefonuyla bir görüşmem olmadı. Doğrudan Skype üzerinden bağlandım. Kapatmam suretiyle bağlantım sonlandı. Kalmış olduğum otelin odasında otelin interneti ile bu bağlantıyı sağladım. Benim bundan önce herhangi bir kanalda kimyasal silah kullanımına ilişkin canlı bağlantım olmamıştır" dedi.

Kimyasal silahlar üzerine TTB bünyesinde oluşturulan, Adli Tıp Uzmanları Derneği'nin de aralarında bulunduğu 20 branş derneği tarafından, 'Kimyasal Silahlar Gösteri Kontrol Ajanları' ve 'Kimyasal Gösteri Kontrol Ajanlarıyla Temas Edenlerin Sağlık Sorunlarını Değerlendirme Raporu' isimli 2 ayrı kitabın hazırlanmasında aktif rol aldığını belirten Fincancı, "Soruşturma konusu olayla ilgili olarak kimyasal gazlara ilişkin biber gazı, siyen gazı, siyester ve göz yaşartıcı gazlar nedeniyle yaşanan olaylara ilişkin otopsilere katılmışlığım vardır. Bu olaylara ilişkin örnek almışlığımız da vardır. Yine bu konuda otopsisi önce yapılıp değerlendirme için bize başvurulduğu durumlar da vardır" ifadelerini kullandı.

"SUÇLAMAYI KABUL ETMİYORUM"

Canlı bağlantı için arayan kişiyi tanımadığını da aktaran Fincancı, "Yine söz konusu yayın kuruluşunun PKK silahlı terör örgütüyle irtibatlı ve geçmiş haberlerini, yayınlarını bilmiyorum. Çünkü ben hiç Haber izlemeyen, hatta kendi bağlantı yaptığım programları da sonrasında izlemeyen bir insanım. Yakın dönemde TTB görevim ve otopsili pek bir olay olmadığı için aranmamıştım. Ancak Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nda bulunduğum dönemde hak ihlallerinden dolayı daha sık aranıyor ve haber niteliği paylaşımlar ve adli tıp içerikli bilgime danışılıyordu. Ben salı gecesi saat 01.00 sularında TTB'ni Merkez Konseyi toplantısı bitiminde ikametgahımda iken o gecenin sabahı 06.00 sularında kolluk birimleri tarafından gözaltına alındım. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.

SORUŞTURMA BAŞLATILMIŞTI

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında geçen hafta PKK/YPG silahlı terör örgütünün sözde yayın organına yaptığı açıklamalar nedeniyle 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2'nci maddesi kapsamında 'terör örgütü propagandası yapmak' ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 301/2'nci maddesi kapsamında 'Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletin kurum ve organlarını aşağılamak' suçlarından soruşturma başlatmıştı.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: YASAL DÜZENLEME İLE BU İSMİN DEĞİŞMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından Türk Tabipler Birliği Başkanı'nın 'kimyasal silah' iddiasına sert sözlerle tepki göstermiş ve "Bu kişi ve kurumla ilgili gereken adımlar atılacaktır. Gerekirse yasal düzenleme ile bu ismin de değişmesini sağlayacağız" ifadelerini kullanmıştı.

BAKAN AKAR: ALÇAKÇA BİR İFTİRA

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik "kimyasal silah" iddiasıyla ilgili Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "TSK envanterinde kimyasal silah yok. Böyle bir şey söz konusu değil" demişti.

Akar şunları söylemişti:

"Aslında maksatları, niyetleri ortada; Ne zaman terör örgütü çöküş sürecine girdi, büyük kayıplar vermeye başladı, bir çıkış yolu, yöntemi olarak iftira, karalama yoluna gitmeye çalıştılar. TSK’nın başarısını karalamaya, insanların zihninde bulanıklık oluşturmaya çalışıyorlar. Özellikle yurt dışında bir algı oluşturmaya yönelik 'çamur at izi kalsın' anlayışından hareketle, ne ahlaki, ne hukuki, ne insani değerlere uymayacak söylemlerde bulunuyorlar, iftira atıyorlar. Bunların kabul edilmesi asla söz konusu değil. Bizim uluslararası hukuka saygımız, bunun da ötesinde inançlarımız, insani, manevi değerlerimiz var. Biz uluslararası hukuk ötesinde, uygulamalar yapıyoruz. Bir iddia değil, son derece alçakça bir iftira... Operasyonlarında Mehmetçik, sivillere, masum insanlara, tarihi, dini, kültürel yapılara, çevreye zarar gelmemesi için diğer hiçbir ülke ordusunun göstermediği duyarlılığa sahip. Hem planlama, hem icra safhasında bu duyarlılığı gösteriyoruz. Bununla ilgili ülkemizin, bu vatanın evlatlarının, anayasal kurumlarının açık ve net şekilde tavrını göstermesi, tarafını belli etmesi lazım. Buna müsaade etmemeleri lazım. Şu ana kadar da siyasi partiler, kuruluşlar ciddi şekilde bu iddiaları lanetlediler."

BAHÇELİ: KAPISINA KİLİT VURULMALI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM'deki grup toplantısında Şebnem Korur Fincancı'nın açıklamalarına şu sözlerle tepki vermişti:

"Şerefli Türk hekimlerini hariç tutuyorum, Türk Tabipleri Birliği'nin (TTB) başkan ve yöneticileri hakkında en ağır cezai işlemlerin tatbik ve temin edilerek, bu birliğin kapısına kilit vurulmasını, doktorlarımızın bu kuruma mecburi üyelik şartlarının kaldırılarak özgürleşmelerini tarihi önemde addediyorum."

Bakmadan Geçme