Serhan Yücel: Hükümeti Tencere Götürecek

Demokrat Parti Genel Sekreteri Doç. Dr. Serhan Yücel, Ak Parti iktidarının görevi millet ittifakına bıraktığında 'enkaz sözü bile devir alınacak Türkiye'yi karşılamaya yeter bir ifade olmayacağını ' belirterek 'Moloz Yığını falan ama Türkiye güçlü ülkedir' dedir.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Serhan Yücel: Hükümeti Tencere Götürecek

Genel Yayın Yönetmenimiz Fehmi Çalmuk’un  BBNTÜRK TV’de sunduğu Politik Adam programına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yücel  şöyle konuştu:
“Kurumların birer birer kaybolması ve güçsüzleşmesi, önce güçsüzleşerek başlayan bir süreç, 2018’de başlayan bu süreç, ne yazık ki geldiğimiz noktada, 2022 yılı itibariyle artık kurumların adeta çöküşüne doğru gitti. Ve korkarım bir enkaz edebiyatı yapmak istemem ama çok kısa bir süre sonra 6’lı masa iktidarı devraldığında enkaz sözü bile devir alınacak Türkiye’yi karşılamaya yeter bir ifade olmayacak. (Politik Adam: Enkazın bir üstü ne hocam?) Moloz yığını falan ama Türkiye çok güçlü bir ülkedir. (Politik Adam: Hocam hiç kurtarır bir yanı yok mu bu işin?) Kurtarılır yanı var, 6’lı masanın ortaya koyduğu güçlendirilmiş parlamenter sistem mantığı, hukuk devletine, hukukun üstünlüğünü, aklı, bilimi, demokrasiyi öne çıkararak, yeni bir, yaşanabilir bir Türkiye halini ortaya koymaktan geçiyor. Bu kurumlar güçlenecek, liyakat, ehliyet öne çıkacak, aklın yolu bir, biz tekrar tekrar tek adam rejimini başka bir tek adamla devirmek değil, tek adam rejimini hukukla, hukukun üstünlüğüyle”

Ekonomiye ilişkin somut verilerle konuşarak bunun sorumlusunun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğunu ve tek adam rejimlerinin liyakatten uzaklaştığını vurgulayan Doç. Dr. Serhan Yücel, Türkiye’ye özgü olduğu iddia edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin aslında Başkanlık Sistemiyle alakası olmadığını ve tek adam rejimlerinin hem hukuk hem demokrasi hem de yönetim anlayışına ters düştüğünü belirtti. 

ÖSYM Başkanı Halis Aygün’ün bir gecede görevden alınmasına ilişkin, “Demek ki ÖSYM başkanını atamasında bir hata varmış. Tek adam rejimleri akıldan uzaklaşır, bilimden uzaklaşır ve hukukun getirdiği, hukukun üstünlüğünden, hukuk devletinin getirdiği kavramlardan uzaklaşır ki bunun da sonuçlarını görüyoruz” diyerek, bu sürecin 2018’de başladığını 2022 itibari ile kurumların çöktüğünü belirtti. 6’lı masanın iktidarı devraldığında enkaz sözünün bile hafif kalacağını Türkiye’yi karşılamaya yeterli olmayacağını söyledi. 

 “TEK ADAM REJİMİ BAŞKA BİR TEK ADAMLA DEVRİLMEZ”
Serhan Yücel, 6’lı masanın ortaya koyduğu parlamenter sistemim mantığının; hukuk devletini, hukukun üstünlüğünü, aklı, bilimi,  demokrasiyi öne çıkararak, yeni yaşanabilir bir Türkiye halini ortaya koymaktan geçtiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Bu kurumlar güçlenecek, liyakat, ehliyet öne çıkacak, aklın yolu bir, biz tekrar tekrar tek adam rejimini başka bir tek adamla devirmek değil, tek adam rejimini hukukla, hukukun üstünlüğüyle…”

 

“TEK ADAM MANTIĞI DEVAM ETMEYECEK”
Fehmi Çalmuk’un 6’lı masanın belirlediği Cumhurbaşkanı adayını daha sonraki seçimlerde devirmek için yeni bir tek adama Türkiye mahkum edilecek mi sorusuna karşı Yücel, 2018 senesinde getirilen ucube sistemin toparlanması için yeni hükümetin zamana ihtiyacı olduğunu vurgulayarak 1-2 günde düzeltilmeyeceğinin altını çizdi. 6’lı masanın yapmış olduğu hazırlıklar, oluşturduğu çalışma grupları, çalışma masaları ve komisyonlar ile Anayasa çerçevesinde, ekonomi ve göçe dair ana sorunların üzerinde çalışıldığını belirtti. Muhalefetin oluşabilecek erken seçimde de vaktinde yapılacak seçimde de iktidara geldikten sonra mevcut sistemin değiştirileceğini söyledi. Tek adam mantığının devam etmeyeceğine işaret ederek sözlerine şöyle devam etti: “Tek adam döneminde oluşan bu enkazı düzeltebilmek için Anayasa başta olmak üzere belli kanunlar, işte siyasi etik kanunu olsun, siyasi partiler kanunu olsun, seçim kanunu olsun, ekonomideki o eski kurumların tekrar kazanılması olsun, DPT yerine yeni kurumların oluşturulması gibi, bunların hepsinin tamamlanmasından ve belli makul bir süreden sonra elbette ki yeni bir seçim olacak.”

EZBERLER GERİ HATIRLANACAK
6’lı masadan birinin Cumhurbaşkanı adayı olması diğer 5 kişiye bir taahhüt mü verecek ve cumhurbaşkanı seçilmiş kişiye 5 kişi daha müdahale etmeye kalkarsa, yamalı bohça bir yönetim olursa, her kafadan bir ses çıkarsa neler olacak, sorularına cevaben; Türkiye’nin şu an ezberleri hatırlamaya ihtiyacı olduğunu özellikle hukukun ezberinin, birlikte yaşama kültürünün, irfanın, Cumhuriyet değerlerinin ve kurumlara ilişkin ezberlerin geri hatırlanması gerektiğini vurguladı. 

“ÖSYM BAŞKANINI MERKEZ BANKASI BAŞKANI YAPACAK”
Yücel, tek adam rejiminin her an her şeyi yapabileceğini ve buna kimsenin itiraz etme gücünün olmadığını söyleyerek, tek başına verilen kararlarla, ÖSYM başkanını görevden alarak yarın Maliye Bakanı ya da Merkez Bankası Başkanı yapabileceğini ve bunlara kimsenin itiraz edemediğini vurguladı.

MERKEZ SAĞ MİSYONUNU DEMOKRAT PARTİ ÜSTLENİYOR
Asıl konunun ortak akıl ile hareket edilmesinin ortaya konması gerektiğini belirterek bunun nasıl kazanılacağı üzerinde durulması gerektiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Birbirinden farklı 6 partiden söz ediyoruz. Bunlardan biri Atatürk’ün kurduğu parti olarak 9 Eylül 1923 değildir asıl 23 Ekim 1923’de kurulmuştur ama hadi 9 Eylül olsun. 9 Eylül 1923’de kurulmuş Cumhuriyet Halk Partisi, kapandı 80 darbesiyle, 92’de yeniden açıldı ve yoluna devam ediyor. O partinin içinden çıkmış, merkez sağ olarak adlandırdığımız bir misyon ki onu biz temsil ediyoruz, Demokrat Parti, bakın 6’lı masada bir uç Cumhuriyet Halk Partisi merkez sol…”
Fehmi Çalmuk’un Kuvayı Milliye ruhunun içindeki Demokrat Parti, Kuvayı Milliye ruhunun kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’ne bir üstünlük vermiş mi oluyor, biz sizden geldik bizim kökümüz sizsiniz, 6’lı masada onun için anlaşıyoruz gibi bir pozisyon mu oluyor, sorusuna cevaben şunları ifade etti:
“Cumhuriyet Halk Partisi ile Demokrat Parti’nin aslında birinin merkez solda birinin merkez sağda konumlanmasının belki ana sebeplerinden bir 46 sonrası, 1946-50 arasında Demokrat Parti’nin ortaya koyduğu demokrasi mücadelesiyle birlikte ortaya çıkan bir ayrışma. 6’lı masanın diğer unsurlarına bakalım, Milliyetçi Hareket Partisi içindeki bir mücadeleden ayrışarak kendi partisini kurmuş bir İyi Parti hareketini görüyoruz, Ak Parti’den ayrılmış 2 önemli liderin örgütlenmesi sonucunda ortaya çıkmış Deva Partisi ve Gelecek Partisi’ni görüyoruz.”

“SİZİN MASANIZDA AK PARTİ, MHP, BBP, VATAN PARTİSİ, OSMAN ÖCALAN VAR”
Masanın arkasında bütün yemeklerde olduğu gibi Mustafa Kemal Atatürk’ün  olduğunu vurgulayan Yücel sözlerine şunları ekleyerek devam etti: “Birazcık da gerçekçi olmak lazım, iki gün önce mecliste sağlık çalışanları için bir oturum olması gerekiyordu, katılan partilere bakalım, Demokrat Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, İyi Parti milletvekilleri tam kadro mecliste yerlerini aldılar. HDP katılmadı, MHP ve Ak Parti katılmadı. Şimdi bunu söyleyenlere bende şunu derim. Masanın altında yedinciyi arayanlara bende şunu derim, o zaman sizin masanızda Ak Parti, MHP, BBP, Vatan Partisi, Osman Öcalan var derim.

‘TÜRKİYE’DE TENCERENİN YIKAMAYACAĞI HÜKÜMET YOKTUR’ 
Türkiye’nin pek çok sıkıntıyla boğuştuğunu ve insanların adeta umut aradığını söylemekten geri duramayacağını belirten Yücel, Türkiye’nin kısa süre içinde toparlanacağını ve gelecek vaat ettiğini, bu engelleri daha önceden Menderes sürecinde de, Demirel sürecinde de, Özal döneminde de atlattığını vurguladı. Fabrika ayarlarına geri dönmesi gereken bir Türkiye’nin bazı ezberleri hatırlaması gerektiğini ve bunların hukuk, hukukun üstünlüğü, demokrasi gibi kavramlar olduğunu söyledi. Eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, ‘Türkiye’de tencerenin yıkamayacağı hükümet yoktur’ sözünü hatırlatarak, bu hükümetin de tencere yüzünden gideceğini vurguladı.

“TÜRK SİYASETİNDE BUNDAN SONRA DA VAR OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Fehmi Çalmuk’un Demokrat Parti’nin yüzde 1-1,5 oy oranı ve Demokrat Partinin 6’lı masadaki varlığına dair sorularına hitaben, 2018’de seçime girmediklerini 2019’da çok sınırlı yerlerde belediye başkanlığı seçimine girdiklerini ve girdikleri yer itibariyle yüzde 6 civarında oy oranlarının olduğunu dile getirdi. Demokrat Parti’nin köklü bir parti ve Gültekin Uysal gibi en genç genel başkana sahip bir hareket olduğunu vurgulayarak, tarihte yapılan parti içindeki hatalarla sık sık yüzleştiklerini aktararak sözlerine şöyle devam etti: “1946’dan beri biz belli hatalarla, tarihimizle de hep sık sık yüzleştik, yaptığımız doğru işlerin karşılığını aldık iktidara gelerek, yaptığımız yanlışların bedelini ödedik, seçim kaybederek ama 4 tane darbe yaşandı Türkiye’de, büyük, başarıya ulaşmış, 15 Temmuz’u saymazsak, bu darbelerin tamamında Demokrat parti iktidardaydı. 27 Mayıs 60 darbesi, 3 şehit verdik. 12 Mart 1971 muhtırası diyorlar, darbesi, iktidardan uzaklaştırıldık. Adalet Partisi Süleyman Demirel, 12 Eylül 1980 darbesi, yine tek başına iktidardaydı. Adalet Partisi demokrat misyon, Süleyman Demirel iktidardan uzaklaştırıldı. Ve son olarak 28 Şubat Refahyol hükümetinde yine iktidarın ortağıydık. Bu 4 darbenin 4’ü de bize yapıldı. Ama biz yolumuza devam ediyoruz, 401 bin üye sayımızla Türk siyasetinde bundan sonra var olmaya da devam edeceğiz.”

DEMOKRAT PARTİ ÇATI PARTİ
Tansu Çiller’in tekrar merkez sağa dönme hayaline ilişkin konuya, Demokrat Parti, Doğruyol Partisi ve Anavatan Partisi’nin, iki köklü geleneğin bir araya gelmesiyle, çatı parti oluşturan bir parti olduğunu Eski Genel Başkanı Tansu Çiller’in genel başkanlığı döneminde de Aydın Menderes ile beraber Demokrat Parti’de olduğunu dile getirerek şunları ekledi: “Anavatan Partisi tüzel kişiliği de sona erdi, Doğruyol Partisi tüzel kişiliği de sona erdi, ikisi Demokrat Parti’de birleşti ve dolayısıyla 1983 yılında kurulmuş partiler, Türkiye siyasi tarihine baktığımızda, ilk partinin 83’de kurulduğunu görüyoruz. Çünkü 80 darbesi biliyorsunuz, 1981’de 2533 sayılı kanunla partileri kapattı.”

“CUMHURİYET HALK PARTİSİ İLE AYRIŞTIĞIMIZ BİR NOKTA YOK”
Çok uzak tarihlere gitmeden 10 yıl öncesinde Ekmelettin İhsanoğlu vakasında CHP ile ortak hareket ettiklerini dolayısıyla Cumhuriyette ve demokrasi ilkelerinde ayrıştıkları bir nokta olmadığını vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: “Ama biz Türkiye’nin liberal bir ekonomik modelle, Türkiye’ni merkez sağ gelenek dediğimiz, kendi öz değerlerine bağlılıkla, problemlerin üstesinden daha kolay gelineceğini, problemlerin üstesinden hukukun üstünlüğü ve demokrasiyle, demokratik bakış açısıyla gelineceğini ve bunun için de bizim partimizin adı Demokrat Parti, onlar da cumhuriyet, cumhuriyetçilerde Cumhuriyet Halk Partisi ismini almışlar. Elbette ki farklı partileriz, birimiz merkez sağı, birimiz merkez solu temsil ediyoruz ama biz Türkiye’nin menfaatleri bir araya gelmemizi gerektirdiğinde de bir araya gelmeyi de her zaman bildik. İşte bugün de 6’lı masada Cumhuriyet Halk Partisi geleneğiyle, merkez sol dediğimiz gelenekle bir arada olmamızı bu şekilde gayet normal olarak, gayet olumlu olarak karşılamaktayız.”

6’LI MASADA KRİZ YOK!
Uzun zamandır bir araya gelemeyen 6’lı masada bulunan liderlerin planlarının çakıştığını ve 21 Ağustos'ta bir araya geleceklerini belirten Yücel, 21 Ağustos’a kadar Anayasa metninin hazırlanmış olacağını belirtti. Seçmenin önüne yeni Anayasa taslağı ile gideceklerini ve ucube sistem olarak adlandırdığı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminden güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçileceğini vurguladı. 28 Şubat’ta 6 liderin de imzalamış olduğu bu mutabakat metninde her şeyin yazıldığını anlatan Yücel, sürprizin olmadığını ne yazıldıysa onun uygulanacağını açıklayarak sözlerine şöyle devam etti: “Güçlendirilmiş parlamenter sistem mantığı içinde bir takım ilaveler, bir takım yeni hukukun ve demokrasinin çizdiği çerçevede, Anayasa’mızın 12-74. maddeleri arasındaki 2.kısmın başlığı, ‘temel haklar ve ödevler’ başlığını taşır. Ya Anayasa nedir, Anayasa bireyi devletin gücü karşısında koruyabilmek yani o mantıkla hazırlanır ama bizdeki Anayasalar adeta devleti, vatandaşın tepesinde dolaştıran, Demokles’in kılıcı gibi gezinen Anayasalara sahip olmuşuz Türkiye olarak. İşte burada temel hak ve ödevler kelimesi bile, o başlık bile bize her şeyi anlatıyor. Ne demek ödev, Anayasa’da ödev mi olur? Ödev olur da böyle bir başlık olmaz, Anayasa’da nasıl bir başlık olur, temel haklar ve özgürlükler olur veya hürriyetler, temel haklar ve hürriyetler.”

KILIÇDAROĞLU ULUDERE’YE KİMİN ADINA HELALLEŞMEYE GİTTİ?
Uludere vakasının üzerinden 11 yıl geçtikten sonra Kılıçdaroğlu’nun ziyaretini şu sözlerle değerlendiren Yücel: “Bu 6 farklı siyasi parti, tüzel kişilikleriyle, kendi görüşlerini savunmaya ve iktidar umutlarını, iktidar iddialarını sürdürmeye devam edecekler, bunda herhangi bir anlaşılmayacak durum yok. Ama bu 6’lı masayı, bir kere bu Millet İttifakı olarak adlandırmak doğru değil. Niye, çünkü Millet İttifakı 2018’de 4 parti arasında, Saadet Partisi, İyi Parti, Cumhuriyet Halk Partisi ve bizim Demokrat Parti arasında” diyerek, 6’lı masanın bir irade ortaya koyarak Türkiye’nin kötü yönetildiğini belirttiğini ve bunun sebebinin de ucube sistem olarak adlandırdığı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, tek adam rejimi, tek adam yönetimi olduğunu savundu. 
Tek adam yönetiminden kurtulmak için ortak bir aday çıkaracaklarını ve destekleyeceklerini ancak bu sürecin 6 partinin kapanarak tek çatıda toplanarak olmayacağını vurguladı. Partilerin iddialarının devam ettiğini, hiç bir partinin görüşünden vazgeçmediğinin altını çizdi. 

TEK ADAM REJİMİ TEK ADAMLA YIKILMAZ
Cumhurbaşkanı adayı ismi üzerinden tartışmayacaklarını bunun doğru bir strateji olmadığını savunan Yücel, tek adam yönetimini alt etmenin yolunun tek adamla aday çıkarmak olmadığını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Tek adam rejiminden kurtulmanın yolu, başka bir tek adam, yani Ekmelettin İhsanoğlu, yani örneğim yanlış anlaşılmasın lütfen ama Ekmelettin İhsanoğlu türü bir adayla, tek adama biz başka bir tek adamla yeneceğiz mantığıyla hareket etmememiz gerekiyor. Türkiye’nin insan gücü var, Maliye bakanından, Dış İşleri bakanına, Cumhurbaşkanı yardımcılarından TÜİK başkanına, Merkez Bankası başkanına kadar, biz isimler üzerinde konuşacaksak alın bu isimleri açıklayalım önce.” Önümüzde dönemde Türkiye’nin zor bir sürece girdiğini belirten Yücel, Ak Parti’nin 20 yılda bıraktığı mirasın adına enkaz bile diyemiyoruz, diyerek sözlerini noktaladı.


 

Bakmadan Geçme