SDG'den Şok Açıklama! 'Silah Bırakmak İmkansız!'

SDG'den "Silah Bırakma" Haberlerine Yalanlama: "DEAŞ Tehdidi Sürüyor!"

SDG Sözcüsü Ebcer Davud, Şarku’l Avsat'a yaptığı çarpıcı açıklamalarda, SDG'nin Suriye ordusuna katılması için bir takvim belirlendiği yönündeki haberleri kesin bir dille yalanladı. Davud, Suriye'nin güneyinde şiddet olaylarının artması ve DEAŞ'ın son zamanlarda kendilerine yönelik tehditlerinin tırmanması nedeniyle "silahlarını teslim etmeyi reddettiklerini" duyurdu.

SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı bünyesine dahil edilmesi için 30 günlük bir süre belirlendiği iddialarını değerlendiren Davud, "Suriye'deki gerginliklerin devam etmesi, şiddetin tırmanması ve DEAŞ örgütünün tehditleri nedeniyle SDG güçlerinin silahlarını teslim etmesinin imkansız olduğunu" belirtti. Bu açıklama, Suriye ordusuyla SDG arasındaki potansiyel entegrasyon sürecine büyük bir darbe vururken, bölgedeki mevcut güvenlik endişelerinin ne denli ciddi olduğunu da gözler önüne seriyor.

ABD Desteği Devam Ediyor: "Özel Statüyle Orduya Katılabiliriz!"

DEAŞ'a karşı savaşta ABD ve Uluslararası Koalisyon'un desteğini alan SDG, ilk günden itibaren yeni devlet kurumlarına katılmaya hazır olduklarını açıklamıştı. Ancak Davud'un son açıklaması, bu katılımın belirli koşullara bağlı olduğunu gösteriyor: "Güçlerimizin özel statüsünü tanıyan yasal bir anayasa anlaşmasıyla Suriye ordusuna katılabiliriz, ancak kontrol ettikleri bölgelerdeki askeri güçler Suriye ordusu bünyesinde birleştirilmeli." Bu talep, SDG'nin otonom yapısını koruma arzusunu net bir şekilde ortaya koyuyor.

Thomas Barrack Kartı Yeniden Oynanıyor! ABD ile Gizli Zirveler!

SDG lideri Mazlum Abdi'nin ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack ile yaptığı son görüşmenin "olumlu" geçtiği öğrenildi! Davud, önümüzdeki dönemde Suriye hükümeti ile görüşmelerin devam etmesi ve tartışmalı konular ile çözülmemiş meselelerin ele alınması için yeni görüşmelerin yapılacağını kaydetti.

Bu görüşmenin Barrack'ın bir ay içinde Abdi ile yaptığı ikinci üst düzey görüşme olması dikkat çekici. İlk görüşme 9 Temmuz'da Şam'daki Tişrin Sarayı'nda Savunma, İçişleri ve Dışişleri bakanları ile Genel İstihbarat Başkanı gibi Suriyeli yetkililerin yanı sıra Fransa'nın Suriye Özel Temsilcisi Jean-François Guillaume ve Uluslararası Koalisyon komutanlarının katılımıyla gerçekleşmişti. Bu yoğun diplomatik trafik, ABD'nin Suriye'deki etkisini ve SDG ile olan ilişkilerini güçlendirme çabası olarak yorumlanıyor.

SDG Güç Gösterisi Yaptı: Suriye Topraklarının Üçte Biri Kontrollerinde!

SDG'nin Beşşar Esed rejiminin düşmesinden bu yana Suriye hükümeti ile en üst düzeyde koordinasyon içinde olduğu ve geçtiğimiz aylarda hiçbir askeri güçle çatışmaya girmediği belirtiliyor. Ancak Davud'un "Hiçbir tarafla savaşmıyoruz. Hiçbir askeri güce karşı değiliz, ancak bulunduğumuz her yerde halkımızı savunacağız" sözleri, bölgedeki hassas dengeyi de gözler önüne seriyor.

SDG'nin bu hafta Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke, Rakka ve Kamışlı şehirlerinde ağır silahlar ve teçhizatla askeri geçit töreni düzenlemesi, devriyelerini yoğunlaştırması ve yeni kontrol noktaları kurması dikkat çekti. Rakka ve Haseke'den yerel kaynaklar, Arap aşiretlerinden güçlerin Süveyda Bedevileri lehine dikkat çekici bir şekilde müdahil olmasıyla, bölgede askeri çatışmaların genişleme olasılığı konusunda bekleyiş ve endişenin hakim olduğu bir dönemde bu güç gösterisinin yapıldığına işaret ediyor.

SDG, Haseke ilinin tamamını, Rakka şehir merkezini, Tabka şehrini, Deyrizor'un kuzey ve doğu kırsalını ve Halep'in doğu kırsalında bulunan Aynu'l-Arab (Kobani) şehrini kontrol ediyor. Beşşar Esed rejiminin düşmesinin ardından kontrol ettiği bölgeyi genişleterek, Halep'in doğu kırsalındaki Deyr Hafir ve Meskane beldeleri ile Rakka kırsalındaki Mansura beldesi ve Fırat Nehri'nin güney yakasındaki çiftlikler ve köyleri de ele geçiren SDG, Suriye topraklarının yaklaşık üçte birine hükmediyor!

Mazlum Abdi'den Çarpıcı Sözler: "Silah Bırakmaya Gerek Yok!"

SDG lideri Mazlum Abdi'nin Alman basınına verdiği röportajda, 10 Mart'ta Cumhurbaşkanı Şara ile imzaladığı anlaşma uygulanırsa SDG'nin silah bırakmasına gerek olmayacağını söylemesi ise şok etkisi yarattı. Abdi, "Anlaşmanın maddelerinin uygulanmasıyla SDG'nin Suriye ordusunun bir parçası haline geleceğini ve bu nedenle şu anda veya gelecekte silahlarının toplanmasına gerek kalmayacağını düşünüyoruz. Çünkü o zaman Suriye'nin kuzeydoğusunu koruma sorumluluğu Suriye ordusuna ait olacak" dedi.

Bu açıklamalar, SDG'nin Suriye ordusuna katılımını, kendi bölgelerinde otonomi ve güvenlik sorumluluğunu sürdürme şartına bağladığını gösteriyor. Suriye'deki bu karmaşık denklemin nasıl çözüleceği merakla bekleniyor.