On Binleri Demokrasi Mücadelesi İçin Öldürtmüş !
On binlerce kişinin katili, kanlı terör örgütü PKK'nın üst düzey isimlerinden Duran Kalkan, terörist başı Abdullah Öcalan'ın 'vatan hainliğini reddediyorum' sözlerini referans göstererek skandal açıklamalarda bulundu. Kalkan, terör örgütü PKK'nın sözde 'demokrasi mücadelesi yürüttüğünü' iddia etti ve silahların bırakıldığını hatırlatarak yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini savundu.
Feshedilen PKK'nın lider kadrolarından, 'Abdullah Öcalan Sosyal Bilimler Akademisi üyesi' Duran Kalkan, terör örgütüne yakın Medya Haber TV'de katıldığı özel programda, 11 Temmuz'da PKK'lıların silahlarını yakarak imha etmesine ilişkin konuştu. Kalkan, '9 Temmuz bir milat gibi oldu, ardından 11 Temmuz onu tamamladı. Önder Apo'nun (Abdullah Öcalan) çağrısının gereklerini başarıyla yerine getiren tüm kadın ve erkek yoldaşları kutluyorum' ifadelerini kullanarak, henüz yasal bir güvence olmamasına rağmen disiplinli bir çalışma yapıldığını belirtti ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) ile Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) netimlerine teşekkür etti.
Öcalan'ın Sözleri Üzerinden Meşruiyet Arayışı
Kalkan, terörist başı Abdullah Öcalan'ın İmralı Mahkemesi'nde 'idam cezası veriyorum dediği zaman Önder Apo ne söyledi? 'Cezaya bir şey demiyorum ama vatan hainliğini reddediyorum' diyerek 'Biz demokrasi mücadelesi yürüttük' dedi. Öyle dedi ve çıktı mahkeme salonundan' sözlerini hatırlattı. Bu sözler üzerinden PKK'nın Türkiye'nin demokratikleşme mücadelesini yürüttüğünü öne süren Kalkan, herkesin bunu bilmesi gerektiğini vurguladı.
Kalkan, ayrıca Öcalan'ın ulus devlet çizgisiyle de hareket ettiğini ve Kürtlerin ayrı devlet kurması durumunda buna da destek vereceğini ancak 'salt ayrı devlet' demediğini iddia etti. Terörist başının Türkiye'ye ve Türkiye toplumuna hiçbir zaman düşmanlık yapmadığını, tam tersine Türkiye gerçeğini en çok inceleyen ve Türkiye düşüncesine katmaya çalışan kişi olduğunu iddia eden Kalkan, 'Bu gerçeği görmek lazım' dedi.
'Gerilla Silah Bırakmaz' İddialarını Çürüttüklerini Savundu
'Gerilla bir gerçeği kanıtladı' diyen Kalkan, Öcalan'ın etkisiz olduğunu iddia edenlerin yanıldığını, PKK'nın Öcalan'ı dinlemediği söylemlerinin de doğru olmadığını ileri sürdü. Kalkan, 'Gerilla silah bırakmaz dediler; silahlı mücadele aşığı, silaha aşığı olmadıkları, zorunlu olarak buna başvurduklarını bu olay gösterdi. Önü açık olursa, fırsat olursa bu gerilla demokratik siyasi mücadeleyi de en etkili bir biçimde yürütür' dedi.
Kalkan, silahlı mücadelenin sona erdiğini ve silahların bırakıldığını bir kez daha vurgulayarak, 11 Temmuz'daki olayın 'gerillanın silah bırakmasının netleşmiş olması' anlamına geldiğini savundu. Tüm şüphelerin ortadan kalktığını ve geriye bunun gereklerinin yapılması kaldığını belirtti.
'Demokratik Entegrasyon Yasaları ve Özgürlük Yasaları Gerekiyor'
Devletin ve siyasi iktidarın nasıl adımlar atması gerektiği sorusuna yanıt veren Kalkan, yasal düzeyde ilkelerin netleştirilmesi ve yasaların çıkarılması gerektiğini ifade etti. Terörist başı Öcalan'ın 'demokratik entegrasyon yasaları' ve 'özgürlük yasaları' olarak belirttiği halkların özgürlüğü, ifade özgürlüğü gibi konularda güvence altına alınması gerektiğini savundu. Kalkan, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün yasaklanması durumunda 'isyan olur' diyen Öcalan'ın sözlerini hatırlatarak, 'Çünkü demokrasi olmaz. Demokrasinin temel ölçüleri, ilkeleri de bu' ifadelerini kullandı.
Kalkan, Türk-Kürt ilişkilerini kardeşlik temelinde belirleyecek, haklarını ve hukuklarını güvence altına alacak yasal ve hukuki düzenlemeler olması gerektiğini belirtti. Bu adımların yeni bir Anayasa'ya götüreceğini savunan Kalkan, 'Yeni bir Anayasa değerlendiriliyor. Bir Anayasa da son halini alır. Ama tabii bir Anayasa birden bire ortaya çıkmıyor. Çok zor Türkiye gibi bir ortamda; adım adım gerçekleşmesi lazım. Benzer yasalar çıktıkça sonu bir demokratik Anayasaya, bütün bunları hükümleri içeren bir demokratik Anayasaya götürür' diyerek sözlerini tamamladı.