Milli Görüş'ü Bitirdiler Hocam !

Bugün Milli Görüş Lideri eski Başbakan Necmettin Erbakan'ın 99.'ıncı doğum günü... O'nun yıllarva öncesinden dantel gibi örerek büyüttüğü İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı için eski genel başkan ve yardımcısından şok açıklamalar geldi. Karahan ve Hakkı Çiftçi'ye göre ' İslam Toplumu Milli Görüş (İGMG) teşkilatın 'İslami hareket' kimliğini kaybetme endişesi yatıyor. Karahan, IGMG'nin mevcut yönetim altında ideolojik şuurunu yitirerek sadece ticari ve yardım faaliyetleri yürüten bir kuruma dönüştürüldüğünü iddia ediyor ve bu gidişata karşı hukuki ve ahlaki bir mücadele başlattığını vurguluyor.

'İslam Toplumu Milli Görüş (İGMG) teşkilatı, Genel Başkan Kemal Ergün yönetiminde gerçekleştirilen tüzük değişiklikleri sonrası tarihinin en büyük ideolojik kriziyle çalkalanıyor.

Teşkilatın kurucu kadrolarından gelen eski Genel Başkan Yavuz Çelik Karahan ve eski Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Çiftçi, İGMG'nin 60 yıllık 'İslami hareket' kimliğinden koptuğunu ve tek bir şahsın kontrolünde, denetimsiz bir 'yardım kuruluşuna' indirgendiğini ileri sürüyor. Liderlerin iddiası; tüzüğün 'özel olarak' Ergün'e uyarlandığı ve bunun 'akidevi bozuklukların temelini' oluşturduğu yönünde.

İGMG'de yaşanan yönetim savaşı, sadece koltuk çekişmesi değil, teşkilatın varoluş felsefesine dair derin bir sorgulamayı beraberinde getiriyor. Eski Genel Başkan Yavuz Çelik Karahan, teşkilatın mevcut durumundan duyduğu üzüntüyü sert sözlerle dile getirirken, İGMG'nin doğuş amacından uzaklaştığını kaydediyor.

'Milli Görüş Anlayışı Maalesef Bitirildi'

Karahan'a göre, bir zamanlar büyük bir 'İslami hareket olarak doğan, büyüyen ve gelişen' İGMG, bugün maalesef ruhunu yitirmiş durumda. Karahan bu dramatik değişimi şöyle ifade ediyor:
'Teşkilatın O hareket olma şuurlu canlı ruhu kaybedildi. Hac yapan, cenaze kaldıran, kurban toplayan, yardım toplayan bir teşkilat haline dönüştü.'.

Karahan, bu fonksiyonel kısıtlamanın altında yatanın ideolojik bir erozyon olduğunu vurguluyor ve 'Bizim o şuurumuz, o ruhumuz, milli görüş anlayışımız maalesef bitirildi' ifadesiyle mevcut durumun vahametini ortaya koyuyor. Bu süreçte tabandaki üyelerin ve idarecilerin dahi tehdit ve şantajla sindirildiğini belirtiyor.

Mütevelli Oyunu: Kişiye Özel Tüzükle Saltanat Yolu

Karahan'ın yönetimsel hukuksuzluklar olarak gördüğü tüzük değişikliğini detaylandıran eski Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Çiftçi ise, 19 Mayıs 2024 Genel Kurulu'nda kabul edilen Mütevelli Heyeti (MH) Başkanlığı sisteminin 60 yıllık yönetim geleneklerini yerle bir ettiğini söylüyor. Çiftçi, MH Başkanlığı makamının, şartları itibarıyla 'tamamen Kemal Ergün Bey'in şahsına yönelik hazırlandığı' bir düzenleme olduğunu açıkça ifade ediyor. Zira tüzüğün aradığı 'iki dönem ve beşer yıl genel başkanlık yapmış olma' şartına haiz olan tek şahıs bizzat Kemal Ergün'ün kendisi.

Çiftçi'ye göre, Ergün'ün bu makama gelmesiyle birlikte, İGMG'de 'denetimi olmayan, hiç kimseye sorumlu olmayan bir sistem' kuruluyor.

Seçim Hakkı Gaspı ve Akidevi Tehlike
Yeni sistemde tek yetkili kişinin Mütevelli Başkanı olacağını belirten Karahan, bu kişinin layemut (tam yetkili, sorumsuz) bir pozisyonda olacağını, gelecek genel başkanı ve tüm idarecileri belirleyeceğini savunuyor.

Hakkı Çiftçi ise bu sistemin demokratik mekanizmaları nasıl yok ettiğini anlatıyor:

2026'daki genel başkanlık seçimlerinde 'genel başkan adaylığı söz konusu olamayacaktır'.

•MH Başkanı Kemal Ergün, kendi iradesiyle üç kişiyi atayacak; bu kişiler göstermelik istişare ve oylamadan geçirilerek tek adaya düşürülecek.

Çiftçi, teşkilatın bu yolla 'Seçme ve seçilme hakları tamamen gaspedilmekte, özgür iradesi yok edilmektedir' yorumunu da yapıyor.

Çiftçi'nin en ağır uyarısı ise, bu otoriter sistemin sadece yönetimsel değil, inançsal sonuçları olduğu yönünde. Bu tür tek adamlık yapılarının cemaat liderlerini 'ululandığını' ve kendilerine 'uluhiyet vasfıyla davrandıklarını' belirten Çiftçi, bu yönelişin 'İslam'ın temel esası olan tevhit akidesine aykırı' olduğunu ileri sürüyor. Dahası, sistemin devam etmesi halinde Milli Görüş teşkilatlarında 'babadan oğula saltanat' başlayacağı tehlikesini dillendiriyor.

Hukuki Mücadele ve Tehditler
Tüm bu gelişmeler ışığında, Karahan ve beraberindeki delegeler bu gidişata 'Elbette yanlışa ben sessiz kalamam. Hukuksuza sessiz kalamam. Ahlaksızla sessiz kalamam' diyerek hukuki mücadele başlattılar. Ancak bu süreç, eski genel başkana yönelik ağır bir karşılıkla sonuçlandı:

• Karahan'ın Onursal Başkanlık unvanını 'uydurduğu' iddiasıyla hakkında 250.000 euroluk tazminat davası ve 6 ay hapis cezası talepli ceza davası açıldı.
• Karahan ile beraber hareket eden bazı delege arkadaşlarının ise isimsiz telefonlarla canları, aileleri ve çocuklarıyla alakalı tehdit aldıkları öne sürüldü.

Mahkeme sürecinin 16 Eylül 2025'te başladığı belirtilirken, Çiftçi, tüm bu hukuksuz adımların nihayetinde İGMG kurumunun Kemal Ergün Bey'in 'özel şahsına, özel mülküne dönüştürülmek' için yapıldığı iddiasıyla delegeleri ve üyeleri davasına sahip çıkmaya çağırıyor

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme