Kocalı Hürmüz Boğazı: Dünya Ticaretinin Kalbi, Şimdi Tehdit Altında mı?
İstanbul Taşkasap'ın efsanevi '7 Kocalı Hürmüz'ü gibi, dünya ticaretinin kalbinde yer alan Hürmüz Boğazı da farklı güç odaklarıyla karmaşık ilişkiler içinde. Her biri boğazın 'kocası' addedilebilecek küresel aktörler, onun geçiş güzergahını kullanarak ekonomik ve stratejik çıkarlarını koruyor. Ancak son dönemde Ortadoğu'da artan gerilim, bu hayati 'Hürmüz'ün kapılarını kapatma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Peki, bu 7 kocalı boğaz kapanırsa dünyayı neler bekler?
Hürmüz Boğazı: Petrolün ve Gücün Kavşağı
Avesta'daki iyilik tanrısı Hürmüz'den adını alan bu stratejik boğaz, Umman Körfezi ile Basra Körfezi'ni birbirine bağlayan dar bir su yolu. Kuzeyde İran, güneyde Umman toprakları ile çevrili olan Hürmüz Boğazı, tıpkı efsanevi Hürmüz gibi, kendisinden fayda sağlayan birçok tarafı barındırıyor. Her biri boğazın sunduğu imkanlardan beslenen 'kocaları' misali, bu aktörler onun varlığına bağımlı durumda.
Küresel petrol ticaretinin yaklaşık üçte biri, günlük 17-20 milyon varil ham petrol ve kondensat, bu boğazdan geçiyor. Başta Çin, Japonya, Hindistan ve Güney Kore olmak üzere Asya'nın dev ekonomileri, Hürmüz'ün kesintisiz akışına bel bağlıyor. Aynı zamanda, küresel LNG ticaretinin %20'sini sağlayan Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin gemileri de Avrupa pazarlarına ulaşmak için bu boğazı kullanıyor. Hürmüz, adeta her bir 'kocasına' ayrı ayrı hizmet eden, vazgeçilmez bir varlık.
'Hürmüz Boğazı Kapılarını Kapatıyor mu?' Endişesi
Ancak bu karmaşık ilişki ağı, Ortadoğu'da tırmanan gerilimle birlikte sarsılıyor. İsrail'in İran'a yönelik son saldırıları, Tahran yönetimini sert adımlar atmaya itiyor. İran Devrim Muhafızları üst düzey komutanı İsmail Kevseri'nin 'Hürmüz Boğazı'nı kapatma seçeneğini değerlendiriyoruz' açıklaması, uluslararası arenada şok etkisi yarattı. 'Düşmana karşı birçok seçeneğimiz var, askeri tepkiler sadece bir kısmı' sözleri, bu tehdidin ciddiyetini gözler önüne serdi.
Tıpkı yasal olmayan evliliklerinde Hürmüz'ün ekonomik sorunlarını çözdüğü kocaları gibi, Hürmüz Boğazı da küresel ekonominin ve enerji güvenliğinin önemli bir parçası. Ancak şimdi, bu hayati geçidin 'kapılarını kapatma' ihtimali, tüm dünyayı diken üstüne oturtuyor.
Kapanırsa Ne Olur? Dünya Ekonomisi Krizle Karşı Karşıya!
Petrol piyasası analistleri, Hürmüz Boğazı'nın kapanmasını 'en büyük kabus' olarak nitelendiriyor. Global Risk Yönetimi Araştırma Başkanı Arne Lohmann Rasmussen'e göre, bu dar geçiş noktasının kapanması halinde küresel petrol akışının %20'si etkilenecek ve petrol fiyatları 100 dolara kadar fırlayabilecek. İsrail'in saldırı haberlerinin ardından petrol fiyatları zaten %7'den fazla yükselerek 5 ayın en yüksek seviyesi olan 73,58 dolara ulaştı.
İngiltere Deniz Ticaret Organizasyonu (UKMTO) ve Baltık ve Uluslararası Denizcilik Konseyi (BIMCO) gibi kuruluşlar da, artan gerilimin deniz taşımacılığını olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor. İran'ın kendi petrol ihracatının neredeyse tamamının bu boğazdan geçmesi ve en büyük ticaret ortağı Çin'in de buraya bağımlı olması, Tahran'ın boğazı kapatma konusunda ekonomik bir denge içinde olduğunu düşündürse de, mevcut gerilim tüm ihtimalleri açık bırakıyor.
Küresel aktörler, tıpkı '7 Kocalı Hürmüz'ün kocaları gibi, boğazın kesintisiz akışının devam etmesi için çabalıyor. Ancak bölgedeki gerilimin her geçen gün artması, bu hayati su yolunun geleceği üzerindeki belirsizliği daha da derinleştiriyor.