İşte Anayasa Değişikliği Maddeleri
Altılı Masa anayasa değişikliği teklifini kamuoyu ile paylaştı. Teklifte seçim barajının yüzde 3'e düşürülmesi, kayyum sistemine son verilmesi ve parlamenter sistemin güçlendirilmesi var. Anayasa teklifinde Kürt seçmenlerin anadil eğitim talebinin yer almaması dikkat çekti.
Ankara'da Bilkent Otel'de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal'ın da katılımı ile altılı masanın anayasa değişikliği teklifi kamuoyuna açıklandı.
CHP'li Erkek: 12 Eylül'ün yarattığı güçsüz bir parlamenter sistemi değil, güçlendirilmiş bir parlamenter sistemi savunuyoruz
Kürsüye ilk olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek çıktı ve açıklama yaptı. Erkek, açıklamasında şunları kaydetti: “Sorun sistemdedir. Sistem ve ekonominin doğrudan bağlantılı olduğunu biliyoruz. Bu ucube sistemde Merkez Bankası'nın bağımsız olamayacağını biliyoruz. Ucube sistemde yargının bağımsız olamayacağını biliyoruz. Bu ucube sistemde üniversitelerin özgür olamayacağını, gençlerin geleceğe güvenle bakamayacağını biliyoruz ve bizler, birlikte çalışıyoruz.
12 Eylül'ün yarattığı güçsüz bir parlamenter sistemi değil, güçlendirilmiş bir parlamenter sistemi savunuyoruz. Önerimizle anayasal düzenin temeline insan onurunu koyuyoruz. Çünkü insan onuru dokunulmazdır ve anayasanın temeli olmak zorundadır.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile TBMM'nin bugün yaşadığı ağır vesayetten kurtaracağız. Yargının üzerindeki tahakküme son vereceğiz. Yargıyı vesayetten kurtaracağız. Yargının üzerindeki siyasi tahakküme son vereceğiz. Yargının kurucu unsuru savunmayı ve baroları ilk kez anayasal güvenceye kavuşturacağız.
‘Seçilmiş yerel yöneticilerin görevden alınmasına son vereceğiz'
Seçilmiş yerel yöneticilerin yargı kararı olmadan görevlerinden alınmalarına son vereceğiz.
Basını, sivil toplum örgütlerini, düzenleyici ve denetleyici kurumları vesayetten kurtaracağız. Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına adım atarken bu topraklara eşitliği, özgürlüğü, adaleti hep birlikte getireceğiz.
Güçlendirilmiş parlamenter sistem, ‘iş ve aş' demektir. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, ‘yolsuzluğun, yoksulluğun ve israfın sona ermesi' demektir, Güçlendirilmiş parlamenter sistem, ‘Bağımsız ve tarafsız yargının; ifade ve basın özgürlüğünün; can ve mal güvenliğinin önündeki tüm engellerin kaldırılması' demektir. Güçlendirilmiş parlamenter sistem, ‘kimsenin ötekileştirilmediği, başta gençler olmak üzere bu ülkeye dair sözü olan herkesin özgürce konuşabildiği, özgürce eleştirebildiği ve özgürce yaşayabildiği bir dönemin başlangıcı' demektir.
Biliyoruz ki, ülkemizin ciddi bir anayasa değişikliğine, gerçek bir reforma ihtiyacı vardır. Demokratik bir anayasanın omuzlarında yükselecek olan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Türkiye'nin temel sorunlarına çözümün reçetesi olacaktır. Önümüzdeki ilk seçimde, otoriter bir sistemden yana olanlar değil, demokrasiden yana olanlar kazanacak; altılı masanın ortak cumhurbaşkanı adayı, Türkiye'nin 13'üncü cumhurbaşkanı olacaktır. Bizler, yeni bir yönetim anlayışı ve yeni bir siyaset kültürüyle, liyakatli kadrolarla ve istişareyle Yarının Türkiye'sini hep birlikte inşa edeceğiz.”
DEVA Partili Yeneroğlu: Seçim barajını yüzde 3'e düşüreceğiz
Erkek'in ardından kürsüye gelen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu ise şunları kaydetti: “Yarının Türkiye'sinde, demokrasimizin kalbi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni güçlendirmek, temsil yeteneğini artırmak, kanun yapma ve yürütmeyi denetleme işlevlerini en etkili şekilde gerçekleştirmesini sağlamak amacıyla Anayasa'da önemli değişiklik önerileri hazırladık.
Hazırladığımız değişiklik önerilerimizi beş başlıkta toplayabiliriz.
İlk olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne giden yolları demokratikleştireceğiz. Meclisinin temsil gücünü arttırabilmek amacıyla seçim barajını yüzde 3'e düşüreceğiz. Siyasi partiler hakkındaki yaptırım hükümlerini Avrupa Konseyi standartları ışığında değiştirecek, demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan siyasi parti hürriyetini güçlendireceğiz. Diasporanın doğrudan mecliste temsil edilmesini sağlayacağız.
İkinci olarak yasama bağışıklığını güçlendireceğiz. Dokunulmazlıkların kaldırılması için üye tamsayının salt çoğunluğunu gerekli kılacağız. Yasama dokunulmazlığının istisnaları bakımından belirsizliğe yol açan keyfi uygulamaların önüne geçeceğiz. Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme nedeniyle düşmesini, bireysel başvuru yoluna gidilmesi halinde, Anayasa Mahkemesinin bu konudaki kararına kadar bekletileceğini açıkça düzenleyeceğiz.
‘Kanun yapım süreçlerini demokratikleştireceğiz'
Üçüncü olarak, kanun yapım süreçlerini demokratikleştireceğiz. Bu başlıkta birçok düzenlemeyi üzerinde çalıştığımız meclis iç tüzüğünde işleyeceğiz.
Anayasada ise milletlerarası andlaşmalardan geri çekilmenin Meclis'in asli yetkisi olduğunu güvence altına alacağız. Böylece Cumhurbaşkanı, milletlerarası bir sözleşmeden gece yarısı tek başına çıkma kararı veremeyecek.
Bakanlar Kurulu'nun kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisini, yetki kanununa dayanması ve temel hak ve hürriyetlerin kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemeyeceği şartıyla kabul ediyoruz.
Bakanlıkların, kamu idareleri ve kamu tüzel kişilerinin kanun hükmünde kararnameyle kurulması ve kaldırılması uygulamasına son vereceğiz.
Cumhurbaşkanının kanunları veto etme yetkisine son verecek, bu yetkiyi geri gönderme yetkisi ile sınırlayacağız. Geri gönderilen kanunlar, Meclis tarafından basit çoğunlukla aynen kabul edilebilecek.
‘Meclis'in denetim yetkisini güçlendireceğiz'
Dördüncü olarak, Meclis'in denetim yetkisini güçlendireceğiz. Şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim için hükümete hesap sorulabilmesini sağlayacak araçları artırıp etkili kılacağız. Hükümet, başbakan ve bakanlar hakkında gensoru verme yetkisini tesis edeceğiz. Bu yenilikle, bakanlar kurulu aleyhine verilen güvensizlik önergelerine yeni Başbakanın isminin eklenmesini zorunlu kılacağız. Böylece meclis, istikrarın gereği olarak ancak yeni hükümeti kurmakta birleşebilirse mevcut hükümeti düşürebilecektir.
Başbakan ve bakanların görevleriyle ilgili suçlarından dolayı hesap vermeleri amacıyla meclis soruşturmasını kapsamlı bir şekilde düzenleyeceğiz. Başbakan ve bakanlar hakkında görevine ilişkin suç işlediği iddiasıyla soruşturma önergesi verilebilmesi için gerekli çoğunluğu indirerek denetimi kolaylaştıracağız. Bir yasama yılında en az 20 gün gündemi muhalefet tarafından belirlenen genel görüşme açılabilmesini açıkça düzenleyeceğiz. TBMM'nin denetim araçlarından meclis araştırmasını ‘herkesin Meclis Araştırma Komisyonunun davetine uymak zorunda olduğu' ifadesiyle etkili bir hale getireceğiz.
‘Bütçe hakkının devredilmezliği ilkesini tesis edeceğiz'
Beşinci olarak, parlamentoların tarihsel bir kazanımı olan bütçe hakkının devredilmezliği ilkesini tesis edeceğiz. Vatandaşlarımızdan toplanan vergilerin nasıl harcandığının etkili bir şekilde denetlenebilmesi için Meclis'in bütçe hakkını, Meclis'in devredilemez bir yetkisi ve denetim aracı olarak düzenleyeceğiz.
Meclis bünyesinde ‘Kesin Hesap Komisyonu' kuracağız. Komisyon'un başkanı ana muhalefet partisinden olmasını anayasada açıkça düzenleyeceğiz.
Hedefimiz sadece anayasalı bir devleti değil, anayasal devleti tesis etmektir.
Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle birlikte; tüm farklılıklarımızla, vatandaşlarımızın hiçbir ayrımcılığa ve hukuksuzluğa maruz kalmadığı, herkesin kendini birinci sınıf bir yurttaş olarak hissettiği özgürlükçü demokratik Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz.”
Yücel: Başbakanlık ve bakanlar kurulunu yeniden kuruyoruz
Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhan Yücel ise şunları söyledi: ”Meclis denetimine tabi olmayan, Siyasi sorumluluk taşımayan ve hiçbir şekilde hesap vermeyen, usulsüzlük, yolsuzluk ya da beceriksizlik gibi sebepler ile sorumluluklarını ‘affını istemekle' yerine getiren, usulsüzlük ve yolsuzluk iddiaları karşısında Yüce Divan'da yargılanma hakkı olmayıp, Külliye'den uzaklaştırma cezası ile sorumluluktan kurtulan ‘Cumhurbaşkanlığı Kabinesi' yerine, Meclis'e karşı siyasi sorumluluğu ve Yüce Divan'da aklanma hakkı olan Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu'nu Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği önerimiz ile yeniden kuruyoruz.
Bununla bağlantılı olarak anayasanın 8'inci maddesinde yürütmeyi sadece bir ‘görev' olarak düzenliyoruz. Önerdiğimiz anayasal düzende:
*Cumhurbaşkanı, en çok milletvekiline sahip olan partiye hükümeti kurma görevi verecek,