İGMG Eski Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Çiftçi'den Şok İddialar

İslam Toplumu Milli Görüş (İGMG) teşkilatının 19 Mayıs 2024'te gerçekleştirdiği tüzük değişimi, teşkilatın 60 yıllık yönetim geleneklerini yerle bir etti. Eski Genel Başkan Yavuz Çelik Karahan'dan sonra Eski Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Çiftçi de, İGMG Genel Başkan Kemal Ergün'ün makamı bırakmamak için liyakatsizliği, hukuksuzluğu ve yolsuzluğu sistemleştirdiğini iddia ederek, yeni Mütevelli Heyeti (MH) Başkanlığı sisteminin 'tek adamlık' düzenini kamufle etmek için kurulduğunu açıkladı. Çiftçi, bu sistemin devam etmesi halinde Milli Görüş'te 'babadan oğula saltanat' başlayacağı uyarısında bulundu.

1981 yılından bu yana Milli Görüş teşkilatlarında görev yapmış, hem Yavuz Çelik Karahan hem de Kemal Ergün dönemlerinde Genel Başkan Yardımcılığı yapmış olan Hakkı Çiftçi, 2021'de teşkilattan kendi gönlüyle ayrıldığını, ayrılma gerekçesinin ise Kemal Ergün'ün Mütevelli konusunu gündem etmesi ve 'bunun teşkilata vereceği zarardan dolayı' olduğunu belirtti.

Çiftçi'nin açıklamaları, İGMG'de kurulan yeni sistemin vahametini gözler önüne seriyor:

Kişiye Özel Tüzük ve Sorumsuz Otorite
Hakkı Çiftçi, teşkilatı 60 yıllık yönetim geleneklerini terk etmeye iten Mütevelli Heyeti Başkanlığı sistemi hakkında çarpıcı detaylar verdi:

Ergün'e Uyarlama: Yeni tüzükte MH Başkanı olma şartının 'iki dönem ve beşer yıl olmak üzere iki dönem genel başkanlık yapmış olan şahısların' bu konuma gelebilmesi olarak belirlendiğini ve bu şarta haiz olan tek şahsın Kemal Ergün'ün bizzat kendisi olduğunu vurguladı. Çiftçi, tüzüğün 'tamamen Kemal Ergün Bey'in şahsına yönelik hazırlandığı gayet ortadadır' tespitini yaptı.

Vakfın Sahibi Konumu: Geleneksel olarak İslami hukukta MH'nin vakfın sahibi tarafından atanan yönetim kurulu olduğunu hatırlatan Çiftçi, İGMG'deki MH Başkanlığı'nın ise 'tam da vakfın sahibi konumunda ki boşluğu doldurmak için konulduğunu' düşündürdüğünü belirtti. Bu nedenle Kemal Ergün Bey'in 'vakfın sahibi konumuna getirildiğini' ileri sürdü.

Hesap Sorulamazlık: Mütevelli Heyeti Başkanının seçimle iş başına gelmediğini ve 'Hiçbir kuruma karşı sorumlu olmadığını' belirten Çiftçi, tüzükte sorumlulukla alakalı hiçbir madde yer almadığını ifade etti. Kurulan bu sistemin 'denetimi olmayan, hiç kimseye sorumlu olmayan bir sistem' olduğunu söyledi.

Seçme ve Seçilme Hakkı Gasp Edildi
Çiftçi'ye göre, Mütevelli Heyeti Başkanlığı sistemi, teşkilatın demokratik mekanizmalarını tamamen yok ediyor.

Adaylık İptali: 2026 yılında yapılacak genel başkanlık seçimlerinde 'genel başkan adaylığı söz konusu olamayacaktır'.

Atama ve Hülle: MH Başkanı Kemal Ergün'ün kendi iradesiyle üç kişiyi atayacağını ve bu kişilerin Ergün'ün başkanlık ettiği MH'ye getirileceğini belirtti. Çiftçi, yapılan istişarelerin 'göstermelik' olduğunu, zira MH'nin başkan olmadan toplanamadığını, gündem oluşturamadığını, karar alamadığını veya başkanın kararlarını sorgulayamadığını da ifade etti.
Divan Başkanlığı Kontrolü: Atanan tek kişinin genel kurula götürüleceğini ve genel kurulun divan başkanlığını da Kemal Ergün'ün yürüttüğünü belirten Çiftçi, genel kurulun 'yapılmış olan atamaları oylamakla yükümlü' olduğunu vurguladı.

Çiftçi, bu yöntemlerle teşkilatın 'Seçme ve seçilme hakları tamamen gaspedilmekte, özgür iradesi yok edilmektedir' yorumunu yaparak, tek adamlığın Mütevelli Heyeti Başkanlığı sistemiyle kamufle edildiğini öne sürdü.

Ahlaksızlığın Sistemleşmesi ve Akidevi Bozukluk Uyarısı
Çiftçi, Kemal Ergün'ün geçmişteki sözleriyle çeliştiğini ve bu sistemin akidevi (inançsal) tehlikeler taşıdığını ileri sürdü:

Ergün'ün Çifte Standardı: Kemal Ergün'ün 2011'de görevi devralırken, iki dönemden fazla genel başkanlık yapmayı 'ahlaki bulmadığını' ve uzun süre makamda kalmanın 'liyakaatsizliğin, hukuksuzluğun, yolsuzluğun ve ahlaksızlığın sistemleşmesine' yol açtığını söylediğini hatırlattı. Ancak Çiftçi, mevcut tüzük değişikliklerine bakıldığında, bu sözlerin 'hiç de gerçeği yansıtmadığını' ve 'tamamen kamuoyunu manipüle etmek için söylenmiş olduğunu' söyledi.

Sinsi Plan: Çiftçi, Ergün'ün kamuoyuna iki dönemden fazla görev yapmayacağını söylerken, diğer taraftan 'IGMG'yi kendisine nasıl özel mülk edineceği noktasında da gizli gizli, sinsi sinsi adımlar atarak bu süreci... ilmek ilmek dokumuştur' iddiasında bulundu.

Tevhid Akidesine Aykırılık: Çiftçi, tek adamlık sistemlerinin cemaat liderlerinin 'ululandığını,' kendilerine 'uluhiyet vasfıyla' davrandığını ve bu durumun 'İslam'ın temel esası olan tevhit akidesine aykırı' bir yönelişin temelini oluşturduğunu kaydetti.

Denetim Kurulunun Kaldırılması ve Delegelere Son Çağrı
Ergün yönetiminin denetimden duyduğu rahatsızlığı kanıtlayan bir adım olarak, Çiftçi, 19 Mayıs 2024 tüzük değişimiyle yetinilmeyerek 2 Kasım 2025'te yapılacak genel kurulda 'Denetleme Kurulu'nun ortadan kaldırılmak' istendiğini duyurdu. Eski genel başkanların ömür boyu üyesi olduğu bu kurumun kaldırılmasının tek gerekçesinin hesap sorulmasından duyulan rahatsızlık olduğunu öne sürdü.

Hakkı Çiftçi, delegelere seslenerek, İGMG'nin milyonlarca 'isimsiz kahramanın' fedakarlıklarıyla inşa edilmiş 'ümmetin emaneti' olduğunu vurguladı.

Çiftçi, delegelere hitaben, 'Geri dönüşü olmayan tahribatların yapıldığını ve bu kurumun Kemal Ergün Bey'in özel şahsına, özel mülküne dönüştürülmek için bu çalışmaların yapıldığını dikkate alarak bir yanlışa evet demeyin' çağrısında bulundu.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme