CHP Liderine tepki yağdı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Twitter'dan yaptığı paylaşıma AK Parti'den peş peşe tepkiler geldi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Ömer Çelik, 'Tehditlerle kamu düzenine etki etmeye çalışmak ancak bir 'paralel devlet' arayışıdır. Bu tamamen gayrı meşrudur.' ifadelerini kullanırken, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ise 'Kimi tehdit ettiğine dikkat et. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin şerefli bürokratlarından elini çek.' ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, 'Beceriksizliğini ve yetersizliğini sarhoş narasıyla kapatmaya çalışan Kılıçdaroğlu, 'Heyyt!' demiş. Çok korktuk(!) Hesabı yol arkadaşların PKK'nın siyasi taşeronuna mı yoksa FETÖ'ye mi sordurursun.' tepkisinde bulundu. Kılıçdaroğlu'nun üst perdeden tehdit ettiğini vurgulayan AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş ise, 'Hiç kimsenin bu insanlara, bu memur kardeşlerimize öyle parmak sallayarak tehdit hakkı da yoktur, haddi de değildir.' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda bürokratlara seslenerek, “Emir almıştım' diyerek bu kirli işlerden sıyrılamazsınız. Size kanun dışı her ne yaptırılıyorsa, pazartesi itibarıyla durun." ifadelerini kullanmıştı.

ÖMER ÇELİK: AÇIKÇA DEVLET MEMURLARINI TEHDİT EDİYOR

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına AK Parti'den art arda tepki geldi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Sayın Kılıçdaroğlu, son açıklamalarıyla açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor. Böylece hukuk dışı bir düzen arayışında olduğunu ifade ediyor. Kendi partisi adına konuşarak, devlet görevlilerine emir vermeye kalkması hukuksuzluktur.

Herhangi bir hukuki delile dayanmaksızın meşru hükümetin kanun dışı emirler verdiğini iddia etmek, bürokrasiyi seçilmiş hükümete karşı çıkmaya çağırmak vesayet siyasetidir. Bunun ülkemizdeki adı Yassıada zihniyetidir. Kendisini devletin sahibi zanneden bu zihniyeti tanıyoruz."

NUMAN KURTULMUŞ: HADDİ DEĞİLDİR

AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş "Diyor ki 'sakın ha memurlar', memurlar dediğin kim? Senin babanın memuru mu? Senin şirketinin çalışanları mı? Bu memurlar dediğin bütün memur kardeşlerimizin tamamı, istisnasız tamamı, AK Parti hükümetleri zamanında işe girmiş olsun, önceki dönemlerde girmiş olsun, bu milletin şerefli memurlarıdır. Bu memur kardeşlerimizin hepsi kendi mesailerini millete harcayan kardeşlerimizdir, insanlarımızdır." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun bu insanları üst perdeden tehdit ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Hem de bir de tarih vererek, bundan sonra diyor sakın ha bu tek adamın söylediği şeylere uymayın, eğer diyor 18 Ekim'den sonra, yani önümüzdeki pazartesiden sonra onun söylediklerini uygularsanız hesabını verirsiniz, sizden de bunun hesabını sorarız diyor. Burada iki tane soru var, sayın Kılıçdaroğlu, 18 Ekim nedir? Bana şu 18 Ekim'i bir anlat, acaba zihninizin arkasında, dilinizin altındaki baklada, acaba 15 Temmuz gibi, 28 Şubat gibi bir tarih mi var? Onun için de 18 Ekim diye koyuyorsunuz, niye 18 Ekim? Niye insanları parmağınızı sallayarak tehdit ediyorsunuz? Bu tarihte bildiğiniz bir şey mi var? Bir şey olma ihtimali sizlere sufle mi edildi? Öyle mi? Niye mesela 20 Ekim demiyorsun da 18 Ekim diyorsun? Değerli kardeşlerim birincisi budur, zihinlerinin arkasında 28 Şubat'ların, 15 Temmuz'ların yer etmiş olduğu bir siyaset zihniyetinden ancak tarih vererek insanları tehdit etmek çıkar. İkincisi kusura bakma sen kimsin de bu milletin şerefli memurlarını tehdit ediyorsun? Bu memurlardan hesap sormaktan bahsediyorsun."

Numan Kurtulmuş, memurların devletin memuru olarak kendilerine verilen vazifeleri yerine getiren insanlar olduğunun altını çizerek, "Adı da onun için memurdur, bir üst makamının verdiği işleri yapan, o işlerle milletin hayatını kolaylaştıran kamu görevlilerine memur derler. Hiç kimsenin bu insanlara, bu memur kardeşlerimize öyle parmak sallayarak tehdit hakkı da yoktur, haddi de değildir." dedi.

SÜLEYMAN SOYLU: "MİLLETİMİZ SENİN 'NE' OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİYOR"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Beceriksizliğini ve yetersizliğini sarhoş narasıyla kapatmaya çalışan Kılıçdaroğlu, "Heyyt!" demiş. Çok korktuk(!) Hesabı yol arkadaşların PKK'nın siyasi taşeronuna mı yoksa FETÖ'ye mi sordurursun. Milletimiz senin "NE" olduğunu, çok iyi biliyor Kılıçdaroğlu..." ifadelerini kullandı.

AK PARTİLİ ÜNAL: ŞEREFLİ BÜROKRATLARDAN ELİNİ ÇEK

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, sosyal medya hesabından şu ifadeleri kullandı:

"Bu çağrıyı 15 Temmuz'dan önce yapsaydın karşılık bulabilirdi, çünkü ortaklarınızın bürokraside amirlerinden değil abilerinden emir alan paralel mahrem yapılanması çağrına cevap verebilirdi. Artık yoklar. Dostlarına da güvenme, onlara güvenenlerin akıbetini Afganistan'da gördük.

"Bak bayım bu tür sufle tehditleri 11 yıldır yapıyorsun. Ateşle oynuyorsun şunu unutma biz tiyatro diye itibarsızlaştırmaya çalıştığın 15 Temmuz cehenneminden çıktık. Kimi tehdit ettiğine dikkat et. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şerefli bürokratlarından elini çek."

AK PARTİLİ DAĞ: PKK'YA, FETÖ'YE BU TEHDİT DİLİNİ KULLANABİLİR Mİ?

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, "Kemal Bey'in maşallah yine cesareti yerinde. Bu sefer de Türkiye Cumhuriyeti'nin memur ve bürokratlarını tehdit etmiş. Ama nedense bu cesaretin binde birini FETÖ'ye, PKK'ya karşı göremedik. Bir gün mutfağından PKK'ya ve FETÖ'ye bu tehdit dilini kullanabilir mi? Var mı o cesareti?" ifadelerini kullandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da sosyal medya hesabından yaptığı videolu paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

"Paralel bir devlet yapılanması ağzıyla konuşuyor. Tıpkı PKK'nın ve FETÖ'nün ağzıyla konuşuyor. Biden'ın kendisine vermiş olduğu görevi ifa etmek için konuşuyor. 15 Temmuz'da bu millet, sizin 'dostlarınıza' geçit vermedi, yine vermeyecek."

"BU DİLİ KULLANAN BİRİ RÜYASINDA BİLE İKTİDARI GÖREMEZ"

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, "Ana muhalefet gibi yani iktidarın en büyük alternatifi olabilecek bir partinin genel başkanıysanız kullandığınız dile, üsluba, hareketlerinize daha dikkat etmeniz gerekir. Devlet adamlığı imajınızla ülkeye güven vermelisiniz. Üzülerek görüyoruz ki Sayın Kılıçdaroğlu'nun çizdiği profil, devlet adamlığından ve adabından oldukça uzak." diye konuştu.

Bu agresif tutumunun ve gerginliğinin altında yatan nedenlerin oldukça basit olduğunu dile getiren Turan, "Kılıçdaroğlu ne yaparsa yapsın CHP'nin oyu artmıyor. Bunu gördükçe çıldırıyor. Çıldırmasını, saçmalamasını, kendini kaybetmesini anlıyoruz. 11 yılda 10 seçim kaybetmesinin yaşattığı travmayı anlıyoruz. Ama bu aziz millet, tehditkar, sorumsuz, zehirli dile prim vermedi, vermeyecek." değerlendirmesini yaptı.

Bülent Turan, Kılıçdaroğlu'nun, 2023'te Cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini ancak CHP ve ittifakları içindeki denge ve dinamiklerin buna izin vermediğini ifade eden

Turan, şunları kaydetti:

"Durumlar böyle olunca Kılıçdaroğlu siyaseten sıkışıp kaldı. Genel Başkan olduğundan bu yana her seçim öncesi 'İktidar olacağız.' diyor. Bu dili kullanan biri rüyasında bile iktidarı göremez zaten. Kılıçdaroğlu, bugün bürokratları, STK'ları kendince tehdit ederek neyi amaçlıyor? Yargı mensuplarını, öğretmenlerimizi, çiftçilerimizi, yatırımcıları ve daha birçok kişiyi tehdit eden Kılıçdaroğlu, böyle devam ettikçe kaybetmeye mahkumdur. Tehdit ettikleri herkes, bu ülkenin evladı değil mi? Aynı cesareti FETÖ'ye, PKK'ya ve diğer terör örgütlerine karşı neden göstermiyor? Kılıçdaroğlu, bir milli güvenlik sorunu olmasının yanında, kamu düzeni açısından da bir tehdit halinegelmeye başladı. Artık kendine gelmeli. Siyaset bu millete, bu ülkeye karşı sorumluluk gerektirir."

Bakmadan Geçme